18 Mart 2016 Cuma

Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali || Kitap Yorumu

   Herkese merhaba^^ Bir süredir burayı ihmal ediyordum ama sonunda yorum yazıyorum.

   Uzun süredir Sabahattin Ali okumak istiyordum. Toplumcu yazar olarak bilinen yazarın Kürk Mantolu Madonna'sı çok popüler oldu bu sıralar malum. Popüler kültüre dahil olan eserlerin okuyucu kitlesinin çoğalmasıyla kaliteli okurunun olmasının ters orantılı olduğunu düşünüyorum ben. İlla ki facebook, twitter gibi mecralarda kitaptan alıntılar görmüşsünüzdür sizde. Orada burada paylaşmak için okunan bir kitap haline gelmişken benim kalbimde apayrı bir yeri oldu. Kimseyle paylaşmak istemiyorum.

   Popüler olma meselesinden bahsettiğimize göre yorumuma başlayabilirim. Öncelikle kitabın ön sözünü çok beğendim. Hem kitap hem de Sabahattin Ali hakkında çok kıymetli bilgiler veriyordu. Günümüzde yazılmamış kitaplar için ön sözün çok önemli olduğunu düşünüyorum. Hem o dönemin hem de yazarın zihniyetini bize anlatarak kitabı daha iyi anlamamızı sağlıyor. 

   Sabahattin Ali, Rus edebiyatından etkilenmiş sanırım bu kitabı yazarken. Suç ve Ceza'nın yarısını okumuş biri olarak zihinsel betimlemelerde aynı havayı sevdim. Raif Bey'in psikolojik durumunun betimlemeleri, okuyucuya aktarımı çok iyiydi.

   Kitap Raif Efendi'nin orta yaşlı memurluk halleriyle başlıyor. Hayattan bıkmış, içine kapalı ve ruhsuz hallerini görüyoruz. Kitabı dört sene önce okumaya çalıştığımda bu kısımları geçememiş, herkes neden bu kadar çok seviyor kitabı anlayamamıştım. Büyük ihtimalle o zamanki yaşım pek uygun değildi ve yeteri kadar sabır göstermemiştim. Okumayı sürdürdükçe Raif Bey'in neden o durumda olduğunu anlıyoruz. Kitabın 60. sayfalarından sonra ise Raif Bey'in gençliğine, Almanya'ya gidiyoruz.
   Maria Puder karakterine bayıldım. Siyah gözlü, koyu kumral saçlı, Halit Ziya'nın Nihal'i, Vecihi Bey'in Mechure'si, Şövalye Buridan'ın sevgilisi, Kleopatra, Amine Hatun'dan bir parça o Sabahattin Ali'nin anlattığını göre. Günümüzde okumaya alıştığımız birine muhtaç karakterlerden değil o. Şu ana kadar okuduğum Türk edebiyatındaki en güçlü kadın karakterlerden. Raif Bey'le tanışmalarıysa Maria'nın da resminin bulunduğu bir sergide Raif Bey'in Maria'nın portresine tutulmasıyla başlar. Bu portreyi Andrea Del Sarto'nun yanda gördüğünüz portresine benzetiyorlar hatta. 

   Harika bir aşk hikayesi, en derinimi acıtan bir dram, beni gözyaşlarına boğan bir kitap oldu Kürk Mantolu Madonna. Neden herkesin okuduğunu şimdi anlıyorum ve şimdi ortalık malı olmasına daha da karşıyım ama siz yine de okuyun okutturun. Biliyorum ki siz bu güzel kitabın değerini bilirsiniz.

31 Ocak 2016 Pazar

88. Akademi Ödülleri Maratonu

   Herkese merhaba ^^ Bir etkinlikle karşınızdayım. Bildiğiniz üzere 28 Şubat'ta Oscar ödülleri sahiplerini bulacak. Bu sene tüm filmleri izleyip kendimde ''Oscar Goes to...'' listemi oluşturmayı planlıyorum. Buna sizde katılabilirsiniz, umarım her bir filmi izlerken eğlenirsiniz.

   Hepimizin ayrı bir heyecanla beklediği ödül ise ''en iyi uyarlama senaryo''. Biliyorum ki çoğunuz benim gibi kitapların filmlerinden daha iyi olduğunu düşünüyorsunuz. Senaryoda büyük eksiklikler, gereksiz eklemeler, hayalimizdeki karakterlerin bulunamaması gibi bir çok soruna açık bir şey bu. Başarılı yapanlarda vardır tabi ki. Bu kategorideki kitaplardan sadece Marslı'yı okudum. Diğer kitapları da okuoku.com dan sipariş ettim. Hepsini okuyup film ve kitap karşılaştırması yapmak istiyorum. İsterseniz bunu blogda da yazabilirim. Kitapları aşağıya yazıyorum, sizde okuyup benim gibi bir karşılaştırma yaparak kendi kazananınızı belirleyebilirsiniz.
  • Büyük Açık – Adam McKay ve Charles Randolph
  • Brooklyn – Nick Hornby
  • Carol – Phyllis Nagy
  • Marslı – Drew Goddard
  • Gizli Dünya – Emma Donoghue
Malesef Carol'ı hiçbir yerde bulamadım. E-kitap olarak bulabilirsem öyle okumayı düşünüyorum.

                                                       ''WE ALL DREAM IN GOLD''

   Diğer adaylıklara internetten bakabilirsiniz. Bu yazının amacı sadece böyle bir etkinlik yapacağımı sizlere duyurmaktı. İzlediğim filmlerin bir kısmını burada bir kısmını kitapedia.com da ''film ve yabancı dizi klübünde'' yazacağım. Şimdilik bu kadar, en kısa zamanda daha çok film yorumuyla karşınızda olacağım. Şimdilik hoşçakalın^^

30 Ocak 2016 Cumartesi

Tesadüf- Jamie McGuire | Kitap Yorumu

   YAZAR: Jamie McGuire
   ORJİNAL ADI: Happenstance
   YAYINEVİ: Yabancı
   SAYFA SAYISI: 149
   GOODREADS PUANI: 3.85
   PUANIM: 3
   LİSTE FİYATI: 13 TL
   OKUOKU FİYATI: 10 TL

Herkese merhaba! Uzun süredir burada bir şey paylaşmıyordum ama yazacak çok şey birikti o yüzden önümüzdeki günlerde yazılar gelmeye devam edecek takipte kalmayı unutmayın ^^ Bugün başlıktan anladığınız üzere Tesadüf'ün yorumunu yapacağım.

   Kapakta yazdığı gibi Tatlı Bela ve Ayaklı Bela'nın yazarı Jamie McGuire'dan. O iki kitabı da okuyup beğenmiştim ama gereksiz uzatılmış bir seri bence o yüzden devam etmedim. Bu kitabından da umutluydum açıkçası. Üç kitaplık bir seri aslında bu ama ülkemizde sadece ilk kitabı çıktı, Yabancı Yayınları diğer ikisini de yakında çıkarır bence.

   Konusundan bahsedeyim biraz. Erin Easter, Blackwell Lisesi'nde ki üç Erin'den biriydi. Bu üç kızın doğum tarihleri de aynıymış şansa bak. Erin Easter alkolik ve uyuşturucu bağımlısı annesiyle yaşarken diğer iki Erin onlarla çok ilgilenen aileleriyle harika evlerde yaşıyorlardı, ponpon kızlar kasabanın en sevilen insanlarındandı. Fakat Erin Easter için hiçte öyle değildi çünkü ilkokuldan beri iki Erin onun hayatını mahvediyordu. Tabi bir de sevilen çocuğumuz var Weston Gates... Bu olayı tahmin etmişsinizdir zaten.

   Çok klişe bir konu üzerine kurulmuş kitap bence. Yazarda bunu bildiğinden kısa tutmuş kitabı sanırım, kitap 149 sayfa. Bir gecede bitirdim kitabı. Bu klişe konunun içinde güzel kısımlarda vardı tabi ki. Erin Easter ve Weston Gates arasındaki ilişki her ne kadar klişe olsa da hoşuma gitti.

''Liseyi özleyecek misin? Yani, sen özlemezsen kim özleyecek?'' dedim başımı hayranlıkla iki yana sallayarak, ''Sen burada Tanrı gibisin.''Bir kahkaha attıktan sonra yüzünü buruşturdu. '' Cehennemin Tanrısı Şeytan'dır. Bu pek de bir iltifat sayılmaz.''

   Kitabın bir diğer kötü yönü tahmin edilebilir olması. Kitabın başından romantik durumları tahmin ediyorsunuz zaten, kitabın ortalarından başlayan bir olay var ki ben başladığı gibi sonunu tahmin ettim. Olayların gizemli ve anlaşılmaz bir şekilde aktarıldığını söyleyemeyeceğim.

   Bir diğer değinmek istediğim konu ise aşk ve özellikle ölüm temalarını çok basit işlemiş kitap. Bu kadar basite alınabilecek konular değil bence bunlar. Yazarın ilk kitabı olmamasına rağmen bu yönlerden bana çok acemice geldi.

   Nasıl olduğunu anlamasam bile bunca kötü unsura rağmen kitap akıcıydı. Belki kısa olmasından kaynaklanıyordur ama çabucak, beni sıkmadan bitti kitap. Ayrıca reading slumptan da çıkarabileceğini düşünüyorum. Tam bir çerezlik kitaptı, üstüne düşünmenizi gerektirecek bir şey
yoktu.


  Kitap hakkında başka ne diyebilirim bilmiyorum. Dediğim gibi bence teknik açıdan başarısız ama kendini okutturan, garip şekilde akıcı bir kitaptı. Rs dönemindeyseniz okuyabilirsiniz bence zaten etiket fiyatı 13tl ve internette bundan da ucuz bulabilirsiniz.

   Kitaba 3 puan vermemin sebebi ise; 1,5 puan orjinal kapak,isim ve baskı kalitesinden, 1 puan akıcılığından, 0,5 puan Erin ve Weston arasındaki uyumu beğendiğim için.

   Bugünlük benden bu kadar, bir sonraki yazıda görüşmek üzere. Hoşçakalın, kitaplı kalın ^^

16 Ocak 2016 Cumartesi

2016'da Çıkmasını Merakla Beklediğim Kitaplar

Herkese merhaba!! 2015'i geride bıraktık. Yılın son yarısı benim için çok iyi geçti diyebiliriz. Kitap okumaya geri döndüm, bookstagram açtım, hayatımdaki sorunlar azaldı... Şimdi önümüzde koskocaman bir yıl var. Bu da bir sürü yepyeni kitap demek. Bu yazıda başlıktanda anladığınız gibi 2016'da çıkmasını merak ve heyecanla beklediğim kitapları paylaşacağım. Belirli bir sıralamayla paylaşmıyorum kitapları, aklıma geldiği gibi yazıyorum. Bazı kitapların Türkiye'de çıkacakları kesin yayınevleri vb belli ama bazıları yurtdışında bu yıl çıkacak ve Türkiye'de de bu yıl çıkmasını ümit ediyorum.

1. Starflight - Melissa Landers
Yabancı ve İşgalci kitaplarının yazarından yepyeni bir kitap. Tek kitap mı seri mi bilmiyorum. Kitabın kapak tasarımı Melissa Landers'ın instagram hesabında var. GO! yayınevinin orjinal kapaklı haliyle çıkarıcağını düşünüyorum.

2. United - Melissa Landers
Melissa Landers'tan devam edelim. Yabancı serisinin son kitabı da bu sene çıkacak. Kitabın kapak tasarımı daha belli değil. Eğlenceli bir serisinin daha sonuna geliyoruz. Nasıl bir son yazmış Melissa merak ediyorum.

3. All The Bright Places - Jennifer Niven
All The Bright Places çok merak ettiğim bir kitap ve 2016 yılında Pegasus kitabı bizimle buluşturacak ama ben büyük ihtimalle ingilizce alıp okuyacağım.

4. It's Kind Of A Funny Story - Ned Vizzini
Yabancı booktuberlarda gördüğüm ve çok okumak istediğim bir kitaptı. GO! 'nun kitabı çıkaracağını görünce aşırı sevindim. Birde orjinal kapak olunca tadından yenmiyor. Heyecanla bekliyorum.

5. Tehlikeli Yalanlar - Becca Fitzpatrick
Hush Hush serisiyle tanıdığımız ve çok sevdiğimiz Becca'dan yepyeni bir kitap. Umarım Siyah Buz gibi büyük bir hayal kırıklığı olmaz benim için.

6. The Last Star - Rick Yancey
5. Dalga serisinin son kitabının da bu yıl çıkacağını düşünüyorum. Yurtdışında 26 Mayıs'ta çıkacak kitap, bizde de ekim ya da kasım gibi çıkar diye tahmin ediyorum. Serinin son kitabı olduğu için nasıl bitecek çok merak ediyorum. Serinin diğer kitapları gibi Pegasus yayınlarından çıkacak.

7. Morning Star - Pierce Brown
Gönüllerin efendisi Pierce'ın Kızıl Yükseliş (serinin adı bu mu tam bilmiyorum) serisinin son kitabı. Ne çok son varmış bu sene cidden. Ben daha seriye başlayamadım malesef ama bu sene kesinlikle okuyacaklarım arasında. Kitap 9 Şubat'ta çıkacak yani çok az kaldı.

8. Oyun Ustası - James Dashner
Labirent serisinin yazarı James Dashner'dan yeni bir kitap. Yine bir distopya kitabı sanırım. Sanal ağa hoşgeldiniz gibi bir cümlesi var.

9. The Fever Code - James Dashner
Labirent serisinin bir prequel The Fever Code. Labirent'in nasıl kurulduğunu anlatıyor kitap. Kesin bir tarih yok ama Pegasus'un çıkartacağı kesin.


10. Passenger - Alexandra Bracken
Yurtdışında çıkan kitabı ülkemizde Parodi yayınları çıkaracak. Daha önce bu kitabın çıkacağını duyuran bir yazı yazmıştım zaten. O yazıda da söylediğim gibi kitabın çevirisi çoktan bitmiş bile.

11. Work In Progress - Connor Franta
Connor'cım çok ama çok sevdiğim bir youtuber. Kitap çıkarttığını biliyordum zaten. Kitabı Pegasus yayınları çıkartacak. Bir roman değil kitap içinde daha çok Connor'ın çektiği fotoğraflar var. Bu kitap içinde çok heyecanlıyım.

12. Lady Midnight - Cassandra Clare
Shadowhunter dünyasında geçen yeni bir seri daha yazıyor Cassandra Clare. Bazılarınız bu dünyadan sıkılmış olabilir ama bu dünyayı seviyorum ben. Kitap yurtdışında bu sene çıkacak ama Türkiye'de çıkıp çıkmayacağı hakkında bir haber yok.

13. The Nightingale - Kristin Hanna
Daha önce Kristin Hanna kitapları okumadım ama bir çok seveni olduğunu biliyorum. O yüzden bu listeye koymak istedim. Kitabın Pegasus yayınlarından çıkacağı kesin.

14. Heartless - Marissa Meyer
Kitap Alice Harikalar Diyarı retelling yani hepimizin bildiği Alice Harikalar Diyarını kendi dünyasına uyarlayacak. Kitap yurtdışında bu sene çıkacak ama Türkiye'de ne zaman çıkacağı belli değil. Artemis yılın sonlarına doğru çıkarır bence.

15. Winter - Marissa Meyer
Lunar Chronicles serisinin son kitabı olan Winter'da bu sene çıkmasını beklediğim kitaplar arasında. Daha seriyi okumaya başlamasam da merakla bekliyorum kitabı. Sanırım Artemis orjinal ismiyle çıkarmayacak kitabı. Bu biraz hayal kırıklığına uğratsa da beni kitabı almama engel değil tabiki.

16. Yabancı - Öznur Yıldırım
Wattpad kitaplarına karşı bir önyargım olduğunu kabul ediyorum. Yabancı'nın konusu hakkında da çok önyargılıyım ama kitap zevklerine güvendiğim birkaç kişi Yabancı hakkında çok iyi yorumlar yaptılar ve onlarda çok ayrı bir yeri olduğunu söyleyince bende merak ettim kitabı. Alır mıyım almaz mıyım bilmiyorum belki bir arkadaşımdan okurum. Kitap hakkında ne düşüneceğim cidden merak ediyorum.

Benim listem bu kadar. Tabi ki almak istediğim daha bir sürü kitap var ama listeyi bir yerde kesmek gerekiyor yoksa sonsuza dek gider böyle. Sizin heyecanla beklediğiniz kitaplar neler aşağıya yorum yazmayı unutmayın.
2015'in favori 10 kitabı yazısını paylaşmamı ister misiniz? Ben onu video olarak çekmeyi planlıyordum ama video çekebilmem için biraz daha zamana ihtiyacım var. Önemli olan sizin düşünceleriniz. Video olarak mı görmek istersiniz yoksa bekletmeden blogda mı yazayım? Fikrinizi söylerseniz sevinirim. Görüşmek üzere ^^

19 Aralık 2015 Cumartesi

BAYKUŞLARDAN HABER GELDİ || J.K Rowling'in Büyülü Dünyasını Özleyenlere Özel Haber

   
Herkese merhaba! Çok mükemmel bir haberle karşınızdayım. Sizleri şaşırtacak haberler söylemek için çok uğraşıyorum bu sıralar. Belki söyleyeceğim haberi bilenlerinizde vardır ama çoğunuzun bilmediğini düşünüyorum. O yüzden sıkı tutunun ve şaşırmaya hazır olun.
(Not: Yazıyı okuduktan sonra evde çılgınlar gibi dans etmek serbest^^)

18 Aralık 2015 Cuma

Kan Sanatı - Bonnie Macbird || Kitap Yadigarları Kitap Turu

YAZAR: Bonnie Macbird                              
ORJİNAL ADI: Art In The Blood               
YAYINEVİ: İndigo                                         
SAYFA SAYISI: 320                                     
GOODREADS PUANI: 3.8                          
PUANIM: 4

 ''Londra'nın etrafı karlarla örtülüydü ve belki de kış mevsimi uzun süredir ilk defa huzuru simgeliyordu. Şehir bir dizi cinayetle sarsılırken, yeni hayatım bu meselelerden ve 221B'den yeterince uzak geçmekteydi. Mary Morstan'la evlenmiştim tehlikeden uzak huzurlu bir hayat yaşıyordum. Ta ki Kasım 1888 yılına kadar...''
-Doktor Watson
  Sherlock Holmes tozlu rafların arasında kalmış eski bir kitabın sayfaları arasında yeniden keşfediliyor. Doktor Watson'ın notlarından kaleme alınmış bu yeni macera tarihin gizli sayfalarından ortaya çıkıyor. Okumaya doyamadığınız Sherlock Holmes maceralarına bir yenisi ekleniyor.

   Kitap Yadigarları olarak okuduğumuz güzel bir kitabın daha sonuna geldik. Bize bu fırsatı verdiği için İndigo Yayınlarına çok teşekkürler. Arkadaşlarımın kitap hakkındaki düşüncelerinide öğrenmek isterseniz İnstagram sayfamıza bakmayı unutmayın. Ayrıca instagram hesabımızda ve bu yazıda gördüğünüz güzel alıntı postlarını hazırladığı için İrem'e de ayrıca teşekkür ediyorum. Kendisi photoshopta bir numara. Onun yorumunu okumayı da unutmayın. Bunlar gibi daha çok alıntı görmek isterseniz instagram sayfamızı takip etmeyi unutmayın ^^

YORUMUM

   Kitabı genel olarak beğendim. İkinci Sherlock Holmes kitabımdı. İlk okuduğum Sir Arthur Conan Doyle olunca bu kitabı beğenir miyim acaba diye bir önyargım vardı ama Bonnie Macbird'ün yazmış olmasının pek bir kötü yanını görmedim. Sir Arthur gibi ağır bir dili yoktu o yönden daha akıcı geldi bana. Dil açısından yorucu değildi. Olay Fransa'da geçtiği için bazı Fransızca kelimeler vardı ama bu beni pek rahatsız etmedi. Kelime anlamları sayfasın altında verilmişti zaten.

    İndigo'nun basımı hakkında denecek söz yok zaten. Tek kelimeyle mükemmel olmuş. Kapak tasarımı, sayfa kalitesi ve iç baskısıyla her şeyiyle çok güzel. Özellikle ayracına bayıldım.

   Beğenmediğim tek yönü Sherlock'un peşinde olduğu davaydı. Okurken daha çok zevk verecek bir çok olay vardır eminim ki. Sherlock'un detay zekasını pek göremedim ben olayı çözerken. Olayı pek beğenmesem de anlatımı beğendim. Karakter betimlemeleri güzeldi. Watson'ın yazdığını hissediyordunuz, onun olaya kişisel yorumları da eklenmişti. Watson'ın orada olmadığı an yaşanan olaylarda ona Sherlock'un anlattığı gibi aktarılmıştı.

Onu her zaman soğuk, düşüncesiz bir makina olarak görmüş olsam da bu tamamen doğru değildi. Aslında Holmes oldukça derin duygular besleyen bir adamdı, fakat bunları yeri geldiğinde bastırmasını bilirdi.

   Sherlock'un burnu havada, umursamaz, aksi yönünün yanında bazı konularda ne kadar duyarlı olduğunu da görüyoruz kitapta. Ayrıca Sherlock hakkında detay bilgilerin verilmesi de çok hoşuma gitti. Okurken gereksiz olarak görülebilir ama kitabı daha samimi bir hale getiriyor. Size bu detay bilgilerden bir kaçını sıralayayım;

  • Bir çok bilgiyi hafızasında depolayıp tespit ederek sanki bir ansiklopediymiş gibi onları beyninin içinde düzenleme yeteneği var.
  • Kaygan şeyleri yemekten nefret eder.

   Bu kitap sayesinde Sherlock Holmes dünyasına daha çok ilgi duymaya başladım. İnstagram'da da söylemiştim burada da söyleyeyim bu kitap sayesinde Sherlock Holmes dizisine başlamayı ve filmleri bir daha izlemeyi düşünüyorum. Elimdeki Sherlock kitaplarını da okuyup hepsini karşılaştırmayı istiyorum.

   Genel olarak kitabı beğendim yani. Sherlock Holmes dünyasına yeni giriyorsanız sizi baymayacak ağır dili olmayan bir kitap arıyorsanız kesinlikle öneririm. Eğer profesyonel bir Sherlock Holmes okuruysanız da yeni bir Sherlock hikayesi her zaman hoşunuza gidecektir zaten.