Labirent: Alev Deneyleri || Film Yorumu

 Herkese merhabalar! Bu sefer bir film yorumuyla karşınızdayım. Çoğunuzun bildiği gibi Labirent: Alev Deneyleri vizyona girdi. Bende hemen ilk günden gidip izledim. Filmi 3D izleyebiliyorsunuz sanırım ama ben orjinal altyazılı izlemek istediğim için 3D yoktu. Sizede tavsiyem altyazılı izleyin 3D olmasının pek bir amacı yoktu bence.


  Kitabı okumadığım için pek bir beklentim yoktu sadece ilk filme bakarak yine iyi bir prodüksiyon bekliyordum ki beklediğimi buldum. Adamlar çalışmış mükemmel bir distopyaya hayat vermişler. Mekanlar, çekim her şey muhteşemdi bence. Yönetmen Wes Ball mükemmel bir iş çıkarmış.

  Filmin ilk yarısı biraz hızlı gelişti sanki. Daha Labirentten yeni kurtulmuşlardı, gittikleri yerde biraz daha zaman geçirmelerini isterdim. Pat diye çözdüler olayları daha bir gün ordalardı ertesi gün yoklar. Filmin pek bir giriş bölümü yoktu hemen gelişme ve sonuç geldi. Çok hızlı oldu bütün her şey. Birde Ares karakterini biraz daha tanımak isterdim. Bizim Kayranlılara yardım etti falan ama çocuk hakkında pek bir şey bilmiyoruz çok repliği yoktu zaten. Tek beğenmediğim kısım buydu filmde.

  Minho yürek yemiş herhalde Labirentten çıkarken havada uçan tekmeler, bir özgüven patlaması, kendini feda etmeler falan. Minho'nun bu hali hoşuma gitti, bu filmde öne çıkmıştı baya. Keşke Newt'de bu kadar ön planda olsaydı. Thomas ve grup bir süre ayrı kaldığı için daha çok Thomas odaklıydı. Keşke o süre boyunca diğerleri ne yaptı onu da gösterselerdi.

  Delileri ilk görünce dedim ''ay zombi gibi yaratıklar var harika ama usain bolt gibi koşuyor bunlar be.'' Cidden bizim runner Thomas'dan bile hızlılar. Makyajları tek kelimeyle muhteşemdi onları yapmak için kaç hafta uğraşmışlardır. Kitabı okuyanlar bilir üzücü bir olayda yaşandı deliler yüzünden.

  Sağ Kol ile tanıştık filmde. Oradaki karakterleri de biraz daha tanımak isterdim ama tüm filmlerin sorunu bu herhalde. Belirli bir zamana sığdırmak zorunda oldukları için yeni gelen karakterleri pek tanıyamıyoruz,kitaba göre daha yüzeysel kalıyor. Bir de pis Teresa sağolsun tabii.Tam Teresa'ya ısınamadım bir diye düşünürken yaptı yapacağını. Neden ısınamadığımı anlamış oldum. Bu arada Sağ Kol'da gördüğümüz Sonya, Ölümcül Oyuncaklar serisinin dizisi Shadowhunters'da Claire'i canlandıracak Katherine McNamara.

Bir de bu Ava Paige bir tek bana mı Açlık Oyunları'ndan President Snow'u hatırlatıyor. Resmen onun kadın versiyonu. İkisi birlik olup dünyayı ele geçirme planları yapabilir yani.

Şimdi sizi filmden ve galadan bir kaç resimle baş başa bırakıyorum. Filmin soundtracki de çok hoş onu da buraya tıklayarak dinleyebilirsiniz. Bu arada blogda bir takım yenilikler yapıyoruz. Daha yapım aşamasında olduğu için kötü duruyor biraz kusura bakmayın lütfen.